Nur.gen.tr
Bismillah her hayrın başıdır.

Sûreten vücûdun altında, adem ve bozmak saklıdır. İşte cinnî ve insî şeytanlar ve şerirler bu noktaya istinâden gâyet zaif bir kuvvetle hadsiz bir kuvvete karşı dayanıp, ehl-i hak ve hakîkatı Cenâb-ı Hakk’ın dergâhına ilticâya ve kaçmaya her vakit mecbûr ettiğinden, Kur’ân onları himâye için büyük tahşidat yapar. Doksan dokuz esmâ-i İlâhîyeyi onların ellerine verir. O düşmanlara karşı sebat etmelerine çok şiddetli emirler verir.

Bu cevabdan, birden pek büyük bir hakîkatın ucu ve azametli, dehşetli bir mes’elenin esası göründü. Şöyle ki:

Nasıl ki Cennet bütün vücûd âlemlerinin mahsulâtını taşıyor ve dünyanın yetiştirdiği tohumları bâkiyâne sünbüllendiriyor, öyle de; Cehennem dahi, hadsiz dehşetli adem ve hiçlik âlemlerinin çok elîm neticelerini göstermek için o adem mahsulâtlarını kavuruyor ve o dehşetli Cehennem fabrikası, sâir vazifeleri içinde, âlem-i vücûd kâinatını âlem-i adem pisliklerinden temizlettiriyor. Bu dehşetli mes’elenin şimdilik kapısını açmayacağız. İnşâallah sonra îzah edilecek.

Hem meleklere îman meyvesinden bir cüz’ü ve münker ve nekir’e âid bir nümûnesi şudur: “Herkes gibi ben dahi muhakkak gireceğim.” diye mezarıma hayâlen girdim. Ve kabirde yalnız, kimsesiz, karanlık, soğuk, dar bir haps-i münferitte bir tecrid-i mutlak içindeki tevahhuş ve me’yusiyetten tedehhüş ederken, birden münker ve nekir tâifesinden iki mübârek arkadaş çıkıp geldiler. Benimle münazaraya başladılar. Kalbim ve kabrim genişlediler, nurlandılar, hararetlendiler; âlem-i ervaha pencereler açıldı. Ben de, şimdi hayâlen ve istikbâlde hakîkaten göreceğim o vaziyete bütün canımla sevindim ve şükrettim. Sarf ve nahiv ilmini okuyan bir medrese talebesinin vefat edip, kabirde münker ve nekirin: “Men Rabbüke”= “Senin Rabbin kimdir?” diye suallerine karşı, kendini medresede zannedip nahiv ilmi ile cevab vererek: “(Men) mübtedadır. (Rabbüke) onun haberidir; müşkil bir mes’eleyi benden sorunuz, bu kolaydır.” diyerek, hem o melâikeleri, hem hazır ruhları, hem o vâkıayı müşâhede eden orada bulunan bir keşf-el kubur velîsini güldürdü ve rahmet-i İlâhîyeyi tebessüme getirdi; azabdan kurtulduğu gibi,

Kelimenin manası için üzerini çift tıklayınız.
 | 
Pharmaceutical Track & Trace System İlaç Takip Sistemi